0

YURT DIŞINDA ÇALIŞAN İŞÇİNİN ALACAK DAVASI HAKKINDA YARGITAY KARARI

Davacı taraf davalı şirketin Libya’da bulunan iş yerinde çalışırken iş sözleşmesinin davalı şirket tarafından haksız feshedildiğini iddia ederek fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödenmediğini, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını belirterek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarını ister. Davalı taraf mahkemeye taşınan bu olayla ilgili olarak davacı işçinin Libya’da kurulu bulunan yabancı şirketin müşterek teşebbüsün işçisi olduğu, Libya mahkemelerinin yetkili olduğu,  taraflar arasındaki sözleşmeye göre Libya hukukunun uygulanması gerektiği, fazla çalışma alacağının bulunmadığı, iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedilmediği, aksine işçiler Libya’daki belirsizlik ortamı sona erene kadar ücretsiz izinli sayılacakları bildirilmesine rağmen işyerini terk ettiğini savunmuştur. İş mahkemesi bu olayla ilgili olarak iki tarafın dilekçelerinden sonra delil ve bilirkişi raporu alarak davanın kabulüne karar vermiştir. Bu kararı davalı şirket istinaf mahkemesine taşımıştır. Bölge Adliye Mahkemesi istinaf dilekçesinde bildirilen sebeple sınırlı olarak yaptığı incelemede davalı şirketin istinaf talebini esastan reddetmiştir. Davalı şirket bu kez dosyayı temyiz mahkemesi olan Yargıtay’a taşımıştır. Yargıtay dosya kapsamını birlikte değerlendirmiş ve yaptığı incelemede alacak kalemlerini tek tek inceleyerek yorum yapmıştır. Ulusal bayram ve genel tatil ücreti yönünden Türk firması olan davalı şirketin Türk işçisi arasındaki uyuşmazlıkta 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hakkında Kanunun 27.maddesi uyarınca milli hukukun uygulanması söz konusu olup yabancı ülke hukuku gereği milli ve dini bayramlar için çalışma karşılığı olmaksızın ödenen ücret Türk hukuku gereği ödenmesi gereken ulusal bayram ve genel tatil günlerindeki çalışma karşılığı hesaplanan ücretten mahsup edilir. İncelenen olayda da çalışılmayan yani izin olarak verilen günler ile ödemesi yapılan bu günlere dair ödemeler hesaplamadan düşülmelidir. Yıllık izin bakımından İş Kanunu 56.maddesine göre yıllık izin işveren tarafından bölüneme. Yıl içinde işveren tarafından verilmiş olan ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve hastalık izinleri yıllık izne mahsup edilemez. Yıllık ücretli iznin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram,hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmaz. Yıllık ücretli izin işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirecek olanlara istemde bulunmaları ve bu hususu belgelemeleri koşulu ile gidiş ve dönüşlerde yolda geçecek süreleri karşılamak üzere işveren toplam dört güne kadar ücretsiz izin vermek zorundadır. Dosya konusu olayda davacı işçi hiç Türkiye’de çalıştırılmamıştır. Davalı taraf davacı işçinin Türkiye’de bulunduğu zamanlarda yıllık iznini kullandığını iddia etmiştir. Yargıtay bu noktada davalı savunmalarının yerel mahkeme ve istinaf mahkemesince değerlendirilmemesini doğru bulmamış ve mahkemece davacı işçinin Türkiye’de bulunduğu dönemlerin tespit edilerek ücret ödenip ödenmediğinin araştırılarak yıllık ücretli izin süresi olarak kabul edilip edilmeyeceği noktasında sonuca varılmasını gerekli görmüştür. Davacı ve davalı tarafın arasındaki diğer uyuşmazlık brüt ücretin hangi esaslara göre belirleneceğidir. Yargıtay net çıplak ücretin miktarında bir isabetsizlik bulmamıştır. Net ücretinden bilinmeyen brüt ücreti hesaplarken eklenecek kesintilerin ne olduğu hususunda anlaşmazlık vardır. Bunu belirlerken davacı işçinin topluluk sigortasından yararlanıp yararlanmadığı, bağlı bulunduğu sigortalılık durumunun ne olduğuna bakılması gereklidir. 5510 sayılı kanun 5/g maddesine göre ülkemiz ile sosyal güvenlik anlaşması olmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri 4a kapsamında sigortalı sayılır. Bunlar hakkında kısa vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanır. Uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmak istemeleri halinde Türkiye’de yasal ikamet şartı ile isteğe bağlı sigorta hükümleri uygulanır. Ayrıca genel sağlık sigortası primi alınmaz. Mahkemenin bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan Türkiyede çalışan bir işçinin brüt ücreti gibi tespit yapması hatalı olmuştur. Şeklinde yorum yaparak yerel mahkeme ve istinaf aşamasından geçmiş olan dosyayı bozarak dosyayı yerel mahkemeye (iş mahkemesi) göndermiştir. Yargıtay Kararı – 9. HD., E. 2020/1840 K. 2021/3095 T. 2.2.2021

Tazminat davaları hakkında vekalet ücretleri ve genel bilgi almak için aşağıdaki iletişim kanallarından büromuza ulaşabilir ve teklif alabilirsiniz. 23.11.2021

Telefon : 02167065285 

Whatsapp : 02167065285 (Kurumsal Whatsapp)

Email : carsanbalihukukburosu@gmail.com

Facebook :  https://www.facebook.com/sahincarsanbali/?ref=pages_you_manage

İnstagram : https://www.instagram.com/av.sahincarsanbali/

Google İşletme : https://www.linkedin.com/in/%C5%9Fahin-%C3%A7ar%C5%9Fanbali-a9b7934b/?originalSubdomain=tr

 

 

 

ÇARŞANBALI HUKUK BÜROSU 

Kurucu Av.Şahin 

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *