Malpraktis davasında bilirkişi raporuna teknik itiraz dilekçesi örneği
BAKIRKÖY 1.TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE
DOSYA NO : 2016/…. ESAS
DAVACI :
VEKİLİ : AV.ŞAHİN ÇARŞANBALI
Cevizli Mah Ulubey Sk No.4/a D.51 Kartal İstanbul Tel 0536 027 0595
DAVALILAR:
VEKİLİ :
KONU : 06.07.2020 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı itirazlarımız
İZAHI :
A-İTİRAZ KRİTERLERİ /İTİRAZA ESAS MEVZUAT
Huzurdaki dava tıbbi hatadan kaynaklı maddi manevi tazminat davası olup çözümü hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektirmesi nedeniyle mahkemece HMK 266.maddesi gereğince bilirkişi görüşü alınmasına karar verilmiştir. O halda taraf ve mahkemenin bilirkişiden beklentisi özel ve teknik bilgisini kullanarak hakimin karar vermesini sağlayacak ve tarafların beyan ve itiraz haklarını kullanmasına imkan tanıyacak şekilde rapor sunması suretiyle olaya ilişkin görüşünü açıklamasıdır. Raporu incelerken v özel ve teknik bilgi kullanarak olayın çözümlenip çözümlenmediğine bakacağız.
- HMK 271.maddesine göre mahkemenize rapor sunan bilirkişiler yemin altındadır. Bu yemine göre hazırladıkları raporları özenle, tarafsız ve objektif olarak yerine getirmek zorundadır. Aynı madde gereği bilirkişiler yeminlerine bağlı kalarak oy ve görüş bildirmek zorundadır. Raporu incelerken objektif ve tarafsızlık unsurlarına dikkat etmemiz
- Mahkemece 279.madde gereğince bilirkişiden yazılı ve sözlü olarak görüş
istenebilir. Aynı maddeye göre bilirkişiler hukuki niteleme ve değerlendirme yapamaz . Oh halde raporu özellikle uygulamada sıklıkla yapılan ve bozma kararlarına konu yapılan kusur takdiri yapıp yapmadığı yönünden incelemek lazımdır. Yine aynı maddeye göre raporda veya açıklamada maddi vakıalar, gerekçe ve varılan sonuçlar yer alması gereklidir. Kanunda gerekçe ve varılan sonuçlar ayrı ayrı yazıldığına dikkat çekeriz.
- Taraflar bilirkişi raporu karşı 281.maddeye göre eksik hususların tamamlattırılmasını, belirsizlik gösteren hususlarda açıklama yapmasını istenmesini ve yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden isteyebilir. Özellikle u madde bakımından önceki raporlara karşı 01.11.2018 tarihli sorularımın cevapları bakımından inceleme yapacağız. Mahkemece bu madde gereği yeni sorular düzenlenebilir. Davacı taraf olarak bizim bilimsel metodlarla hazırlanmış sorularımız da bilirkişilere gönderilebilir.
- Son olarak hakim tarafından bilirkişi doğrudan hükme esas alınamaz. Hakim tarafından dosyadaki diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirilir. İşbu dava haksız fiil temelli açılmasından ötürü Borçlar Kanunu 49. Maddeye dayalı olarak kusur ve hukuka aykırılık yönünden mahkemece değerlendirme yapılması gereklidir. Zarar gören BK 50 gereği zarar ve zarar verenin kusuru ispat yükü altındadır. Bu bakımdan bilirkişi raporları davacı tarafın zararı ve kusuru ispat edebilmesi bakımından büyük önem arz eder
- TBK 51.madde gereğince tazminatın kapsamı ve kusurun ağırlığını durumun gereğini hakim tayın eder. Bu bakımdan bilirkişilerin kusur tespiti yapma, HMK 266 ila 287 maddeleri arasında düzenlenen hükümlere ve TBK 51.maddesine aykırı olacaktır.
B-RAPORA KARŞI İTİRZALARIMIZ
- Yukarıda anılan esas ve usul hükümlerine göre 06.2020 havale tarihle rapora baktığımızda 21 sayfadan oluştuğunu, 3 kişilik bilirkişi heyeti tarafından hazırlandığını, 20 sayfalık bölümünün dava dosyasındaki taraf dilekçeleri ve tıbbi raporların özetlendiği görülmektedir.
- Bu yöntem dilekçemizin maddesinde bahsettiğimiz üzere raporda gerekçe ve varılan sonucun olması gerektiği kuralına aykırıdır. Rapor 21 sayfa olup 20 sayfasında herhangi bir gerekçe bulunmamaktadır. Bilirkişiler sorucu varmışlardır. Değerlendirme ve tartışma bölümünde uygundur tarzında bir iki satır cümleleri yer almış olsa da u sonucu nasıl vardıkları taraf olarak anlamamız mümkün olmadığı gibi bilirkişiler hakim gibi kusur vardır yoktur kanaatine varmışlardır. Mahkemece bu raporu dayalı olarak kusurun ağırlığını tespite etmek mümkün değildir. Zira kusurun ağırlığını tespit için raporun hakim tarafından anlaşılabilir olması gereklidir. Tarafların 281.madde gereğince eksik hususları tespit edip itirazda bulunabilmesi için raporun anlaşılabilir olması gereklidir bu bakımdan dilekçemizin 4.maddesine göre inceleme yapamıyoruz bilirkişilerin mahkemece açıklama yapması en doğru
çözüm olacaktır. Ek rapor ile 02.11.2018 tarihinde mahkemenize sunduğumuz ve yeni bilirkişilerin cevaplamasını istediğimiz soruların mahkemece 281.madde nazara alınarak bilirkişilere gönderilmesini talep ediyoruz.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle;
Rapor dilekçemizin A bölümünde açıklanan mevzuat karşısında ve Yargıtay içtihatları karşısında itiraz beyanlarına ve hükme esas alınabilecek nitelikte olmadığından mahkemece taraflara yüklenmeyerek dosyanın 02.11.2018 tarihli bilirkişilere sorulmasını istediğimiz sorularla birlikte bilirkişilere gönderilmesini belirterek işbu rapora itirazlarımızı sunuyoruz. 03/08/2020
DAVACI VEKİLİ
AV.ŞAHİN ÇARŞANBALI